Çilekeş Y.O.K'nin Anlamını acıklıyor Çilekeş Y.o.k'un Anlamını Açıklıyor *İlk albümünüzde müthiş bi çıkış yakaladınız.Sizi bu kadar geniş bir kitle ile buluşturan nedir? -İlk albümle çıkış yapmamız şarttı."Önce biraz para kazanalım,sonra istediğimiz müziği yapalım" gibi bir düşüncemiz olmadı hiçbir zaman.Uğruna savaş verilecek bir şey varsa o da kendi müziğimizin arkasında durmaktır bizim için.müziği sadece ticari bir araç olarak gören adamların peşinden gitmedik.Başımıza gelebilecek her şeyi en başından göze aldık ve "Ne olursa olsun,biz müziğimizi kafamıza göre yapacağız" dedik.Bedelini de."başarmak" olarak adlandırılan,fakat bizler için değersiz olan bazı şeylerden yoksun kalarak ödedik.Daha fazlasını elde edebilmek adına hayranlarımızın gerçek Çilekeş'i dinleme haklarını ellerinden alamazdık.Bu tavrın karşılığını,onlarla aracısız ve yalansız dolansız buluşarak aldık.Bizi mutlu eden şey de bu zaten.Bu albümü onlar çıkaracak olsalardı,inanıyorum ki aynı tavırla yaklaşırlardı.
*İlk albümün sound'u üzerinde çok çalıştığınızı biliyorum.Türkiye'de böyle bir sound'a sahip başka bir albüm yok.Kayıt aşamasından ve şarkıların yazılma sürecinden bahseder misiniz? -"Bu sound'da başka albüm yok demeyelim,tabii ki hem süper şarkılara,hem de güzel sound'a ve bütünlüğe sahip albümler var.Kurban'ın,Şebnem Ferah'ın albümleri başta olmak üzere.Aynı zamanda o albümler yaratıcılık,emek ve zekanın,kısıtlı imkanların getirdiği olumsuzlukları yok etmeye yeteceğini kanıtlayan albümlerdi.Bizim yaptığımız ise,kendi yapabileceklerimizin yanına,bir de olması gereken standartları ekleyebilmek için birçok konuda diretmekti.
*Albümün ismi "Y.O.K." ."Anlamı şarkıların içinde gizli,bakalım kim keşfedecek?" demiştiniz.Keşfeden oldu mu? -Şarkıların içinde değil,"Y.O.K." şarkısının içinde gizli.Fakat hep şarkının içinde geçen üç kelimenin birleşimi gibi lagılandı.Halbuki şarkının içeriği ile alakalıydı.Y.O.K.= Yalnız Olma Korkusu
*Fuat,Aylin Aslım gibi başarılı isimler albüme katkıda bulunmuştu.Yeni albümde de buna benzer ortak çalışmalar olacak mı, ya da konserlerinizde? -Albümde yer alan konuk sanatçılar,tamamen müziğin bizleri götürdüğü yerlerde karşımıza çıkan seslerdir.Sürekli görüştüğümüz arkadaşlarımız olmalarının yanı sıra bir ortak yönleri daha var:Onlar da Çilekeş'i en az bizim kadar sahiplenmiş insanlar.Ismarlama çalışmalar yapmak gibi bir niyetimiz yok,bundan sonraki albümlerde ya da sahnede tabii ki bazı müzisyen arkadaşlarımızla birlikte birtakım çalışmalar yapmak isteriz.Ürettiğimiz şarkılar neyi gerektirirse,en güzeli nasıl olacaksa,bizi ve birlikte çalıştığımız arkadaşlarımızı nasıl mutlu edecekse.Her şeyden önce biz keyif alacaksak,neden olmasın?
*Ankara'dan İstanbul'a doğru yola çıktığınızda beklentileriniz vardı mutlaka.Umduğunuzu bulabildiniz mi peki? -İstanbul'daki ilk zamanlarımız beklediğimiz gibi sıkıntılı geçti.O sırada eski bascımız Çağrı gruptan ayrlmıştı ve üç kişi kalmıştık.Ortada bize inanan çok fazla insan da yoktu.Menajerimiz Tolga Avcil,Serkan Fidan,Tarkan Gözübüyük,Mor ve Ötesi,Şebnem Ferah,maNga hep yanımızdaydı.Uzun bir süre konser yapamamıştık ve üzerimize düşen tek bir şey vardı:Şarkı yapmaya devam etmek,bol bol çalmak.Bazı şirketlerin ticari kaygıları yüzünden bizim için işler biraz zor görünüyordu.Tam umudumuzu kaybettiğimiz anlarda arkadaşlarımızın desteği bize güç veriyordu.Özellikle Tarkan'ın yaptığı konuşmalar dönüm noktalarıdır.O zamanlarda Sedat'ın gruba katılmasıyla tekrar canlandık ve konserlere başladık.Tam bu sıralarda "Siyah" şarkısı ortaya çıktı ve alıp başımızı gitmeye başladık.Hiçbir şey canımı sıkmıyordu artık.
*Albümünüzü "fazla" sert bulanlar da oldu.Bunu bir handikap olarak görüyor musunuz? -Bu aralar herkes rock müziğinin bir ivme kazandığını falan söylüyor ya işte,yalan hepsi."Dünya Yalan Söylüyor" albümünün örnek alınması gerekirken,prodüktörler,yapımcı şirketler bunu tekrar kötüye kullanmaya başladılar.Ülke olarak bazı şeyleri aşmaya çok yaklaşmıştık halbuki,yazık.Müzikalite yoksa,ticari başarının hiçbir şeye yaramadığını çok geç anladılar ve "ürünleri" genellikle yok oldu.Bu sayede gerçekten "rock" yapan gruplar kendilerine sağlam kitleler oluşturabildiler."Sahte olanlardan kendilerini ayrı tutmayı başardılar.Rock ya da pop farketmez,bunların hepsi popüler müziktir,popüler kültürün ürünleridir.Kendilerine medyada yer bulamamaları %100 handikaptır.Onların medya anlayışına ters düşmeyelim diye müziğimizi değiştiremeyeceğimize göre,savaşmaya devam edeceğiz.
*Yeni albümle ilgili kafanızda neler var? -Yine her şeyi kafamıza göre yapmayı düşünüyoruz.
*Size göre yapılan festivaller sektörün genişlemesine nasıl bir etkide bulunuyor? -Festivaller arttıkça aralarında tatlı bir rekabet oluyor.Gün geçtikçe yıllardır beklediğimiz grupların ülkemizde verdikleri konserlerin sayısı artıyor.İnsanlar güzel bir festival ortamında süper gruplar dinleyip canlı müziğe daha fazla ilgi göstermeye başlıyorlar.Bu da yerli grupları müzik yapmaya daha fazla teşvik ediyor.10 sene önceki umutsuzluk kayboluyor ve bu ülkede müzik yapmak giderek daha da keyifli bir hale geliyor.İnsanların kendine güveni artıyor.Grupların,müzisyenlerin ve konser izleyicilerinin sayısı artıyor.
*Morrissey ve Deftones ile aynı sahnede çaldınız.Nasıl hissettiniz? -Morrissey konseri bizim için enteresan bir konser oldu.Çok önemli bir müzisyenle aynı sahneyi paylaşmak,onun seyircisinin çoğunlukta olduğu bir festivalde müzik tarzımızın birçok insana bir şey ifade etmediğini bilerek orada Çilekeşliğimizden bir şey kaybetmeden sahne duruşumuzu,şovumuzu sergilemek çok güzel bir duyguydu.Her zamanki gibi çalarken çok eğlendik ve sanıyorum Morrissey'i bekleyenler de bu durumu yadırgamadı.Her açıdan keyifli bir konser oldu.Deftones ise bambaşka bir olay.10 senemiz Deftones'le geçti ve eskiden zor görünse de bir gün bir yerlerde aynı sahnede olacağımızı biliyorduk.Hayalden çok öte bir durumdu bizim için.İnanın konseri iyi veye kötü olması bile çok önemli değildi.Biz sahnedeyken bile bir an önce Deftones'u canlı canlı izlesek diye sabırsızlanıyorduk.